Bu sitedeki bir önceki yazımda tercüme ettiğim İngilizce blog yazımı
yazdığımda henüz 1 Kasım seçimleri yapılmamıştı, 15 temmuz darbesine de
yaklaşık 11 ay vardı. Şimdi açık seçik anlaşılıyor ki Türkiye'nin "Batı
taraftarı solcu elitleri" olsun, onların Beyaz Adam efendileri olsun,
her iki büyük hadise için hazırlanıyorlardı. Çözüm sürecinin sonunda
PKK'yı haklı ve Türkiye hükûmetini haksız gösteren
saldırgan yayınlarıyla onlar şunu amaçlıyorlardı ki önce 1 Kasım
seçimlerinde Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ı halkın gözünde küçük düşürüp
kötü göstererek zayıflatsınlar, sonra da gelecek yılın FETÖ darbesine
zemin hazırlasınlar.
Müslüman bir tarihçi ve düşünürün yeni, gayri-feminist bir dünyada dayanışma ve eşitliğe yönelik fikir yürütmeleri
14 Ekim 2016 Cuma
13 Ekim 2016 Perşembe
Yalancı BBC'yi ve Türkiye Elitist Solunu Doğru Anlamak Hakkında*
Bu yazıyı geçen sene ağustos ayında İngilizce olarak
yazmıştım. Burada tercümesini veriyorum. Bu sitede, inşaallah, yarın
görünecek olan bir sonraki yazımda ise aradan geçen zamandan sonra o
yazıya doğru bir geri bakış yapacağım.
Sabancı Üniversitesi'nden Halil Berktay, ki ileri gelen bir tarih hocamızdır, beni bazı yönlerden şaşırtan şu yazıyı yazdı: Dulce et decorum est to be able to lie like the BBC. Beni yanlış anlamayınız. Orada her ne yazdıysa doğrudur ve güncel Türk siyasetine ilgi duyan herkesin muhakkak okuması gereken çok iyi ve harika bir yazıdır. Beni şaşırtan ise onun gazetecilik ve doğru sözlülük bakımından BBC'den yana görünürdeki safiyane beklentileridir.
BBC'nin Türk siyasetine ve Türkiye'nin PKK ile ilişkilerine dair hakikati soğuk kanlı olarak çarpıtışına karşı, Halil Berktay hayrete düşmüş gibi görünmektedir; o PKK ki Kürd ulusçusu ve kendi beyanına göre Marksist bir militan-devrimci örgüttür, Türkiye'nin (ve artık Suriye'nin) Kürdlerine tamamen hükmetmeye ve bugünkü Türkiye'nin bir kısmı üzerinde olacak, gelecekteki bağımsız bir PKK devletine onları zorlamaya çalışmaktadır. Halil Berktay'ın yazıda ima ettiğine göre, bu gazetecilik karikatürü ki sözü geçen Marksist devrimci örgüt lehine her türlü yalanı söylemekten ibarettir, BBC İngilizcenin onun Türkçe versiyonunca aldatılmasından kaynaklanmış olabilir; nitekim o versiyon şununla tanınır ki komünist devrimci şiddeti savunan gerici Marksist bir hizbin eğitimli üyeleri onun kadrolarını ciddi derecede oluşturmuştur. Demek istediğim şudur ki Halil Hocanın bilmesi beklenirdi ki BBC herhangi bir dildeki versiyonunda farklı davranacak diye zaten farz edilmemelidir.
Sabancı Üniversitesi'nden Halil Berktay, ki ileri gelen bir tarih hocamızdır, beni bazı yönlerden şaşırtan şu yazıyı yazdı: Dulce et decorum est to be able to lie like the BBC. Beni yanlış anlamayınız. Orada her ne yazdıysa doğrudur ve güncel Türk siyasetine ilgi duyan herkesin muhakkak okuması gereken çok iyi ve harika bir yazıdır. Beni şaşırtan ise onun gazetecilik ve doğru sözlülük bakımından BBC'den yana görünürdeki safiyane beklentileridir.
BBC'nin Türk siyasetine ve Türkiye'nin PKK ile ilişkilerine dair hakikati soğuk kanlı olarak çarpıtışına karşı, Halil Berktay hayrete düşmüş gibi görünmektedir; o PKK ki Kürd ulusçusu ve kendi beyanına göre Marksist bir militan-devrimci örgüttür, Türkiye'nin (ve artık Suriye'nin) Kürdlerine tamamen hükmetmeye ve bugünkü Türkiye'nin bir kısmı üzerinde olacak, gelecekteki bağımsız bir PKK devletine onları zorlamaya çalışmaktadır. Halil Berktay'ın yazıda ima ettiğine göre, bu gazetecilik karikatürü ki sözü geçen Marksist devrimci örgüt lehine her türlü yalanı söylemekten ibarettir, BBC İngilizcenin onun Türkçe versiyonunca aldatılmasından kaynaklanmış olabilir; nitekim o versiyon şununla tanınır ki komünist devrimci şiddeti savunan gerici Marksist bir hizbin eğitimli üyeleri onun kadrolarını ciddi derecede oluşturmuştur. Demek istediğim şudur ki Halil Hocanın bilmesi beklenirdi ki BBC herhangi bir dildeki versiyonunda farklı davranacak diye zaten farz edilmemelidir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)